Aday tarafında uygun işi bulmak ne kadar zor oluyorsa bir işe alımcı için de seçme ve yerleştirme yapmak o kadar zorlu geçiyor. İki tarafın optimum noktada buluşabilmesi için ilk anahtar ise özgeçmişler. Doğru ve güncel bir özgeçmiş hem işe alan tarafında kolaylık sağlarken hem de aday tarafında zaman kaybı ve hayal kırıklığını önlüyor.
Kişisel bilgiler ve eğitim bilgileri kısmının doldurulması konusunda çok fazla bir sıkıntı yaşanmazken en büyük eksiklerden biri iş tanımlarının net ve doğru bir şekilde açıklanmıyor olması. Aynı unvanı taşıyan birçok çalışan var ancak hepsinin iş tanımı birbirinden farklı.
Deneyimli aday arayışında uzun listeyi belirlemenin temeli adayın deneyimlerinin pozisyonun gereklilikleriyle örtüşmesiyle şekilleniyor. Ancak özgeçmişte bulunmayan iş tanımları bu adayın yetkin olmadığı yargısı oluşturabildiği gibi arka plana atılmasına da neden olabiliyor.
Çalışılan şirkette bulunulan unvan altında yapılan işin en ufak detayı bile adayı arzu ettiği bir iş fırsatını yakalamada bir adım öne çıkartabilir. Bu nedenle özgeçmişlerde iş tanımı bölümünün çok fazla abartılmadan ama alınan her sorumluluğu da vurgulayacak şekilde doldurulması büyük bir avantaj yaratabilir. Örneğin bir insan kaynakları uzmanının bu unvan altında sadece işe alım mı yaptığı yoksa tüm fonksiyonlarda mı deneyim kazandığı adayın görüşmeye davet edilmesi noktasında büyük bir fark oluşturur. Özgeçmiş hazırlayan adaylar işveren tarafında bunun aranıyor olduğunu bilerek daha aydınlatıcı bir tanımlama yaparlarsa hem daha kolay farkedilirler hem de doğru işi yakalama şansına sahip olurlar.
Tüm meslektaşlarımın doğru adaylarla tüm iş arayanların ise gönüllerindeki işlerle buluşmaları dileğimle.